Derste Niccolo Machiavelli ile anılan "makyevelist olmak" mefhumundan çıkışla amaç - araç ilişkisini tartıştık.
Bir zamanlar anarşist bir dergide gördüğüm bir metaforu örnekledim. Bu metafora göre, bir mahaldeki insanların hepsinin refah içinde ve mutlu yaşama olanağı olacak ancak bir şey pahasına! Küçük bir çocuğa sürekli işkence yapılacak ve o mahalde yaşayan insanlar bu durumun bilgisine sahip olarak yaşamlarını sürdürecekler. Bu koşulda refah içinde yaşamayı ve mutlu olmayı tercih eder misiniz, diye sordum sınıfa. Herkes herhangi bir kayıt koymaksızın "hayır" dedi. Hatta 'buna karşı çıkmak, direnmek gerekir' diyenler oldu. Ama biz, modern toplumlarda belirli bir yaşam standartına sahip olarak yaşayanlar, o metafordaki gibi değil miyiz zaten? Kendi aramızda paylaştığımız refah, mutluluk, inceltilmiş zevkler, ailemiz, evimiz, eşyalarımız, bir bütün halinde yaşamımız, birilerinin gördüğü "işkence", uğradıkları "sömürü" ve yaşadıkları "trajedi" pahasına değil mi? |
7 Haziran 2016 Salı
Amaç ve Araç!

Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
İktidardan Kurtulmak!
Siyaset biliminin temel kavramı devlet değilse, iktidardır. İktidar, “toplum için son sözü söyleme yetkisi” olarak kavramsallaştırılan e...
-
Yazar/düşünür Nietzsche pek tevazu sahibi bir insan değildir. Gündelik yaşamında çok ince, çok nazik, çok alçak gönüllü bir insanmış b...
-
Bir zaman büyük yazar Dostoyevski bir soru sormuş: " Bir kentin mutluluğu, her gün bir kızın işkence görmesine bağlı olsaydı o kentin ...
-
Başlığı, vaktiyle Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dile getirdiği bir söze istinaden koydum. Erdoğan muhtemelen dile getirdiği yaklaşımın akadem...
-
Literatürde ahlak ile etik arasında belirli farklar olduğu üzerinde durulur. Doğru ve yanlışı birbirinden ayırt etmekten söz edildiğinde (...
-
Haberin başlığı şöyle: "Yatılı okumak önemli beceriler kazandırıyor." Neymiş o önemli beceriler (ve faydalar) diye bakıyorum. ...
-
Bir süre araba ile yaşayıp, kısa bir zaman için de olsa, arabasız kalmak ciddi bir zorluk gibi geliyor insana. Benim emektarın yıll...
-
Dünya'da üç kurum vardır ki birbirine benzer; askeriye/kışla, manastır ve üniversite. Bu üç kurum, otorite, katı hiyerarşik düzen, çok ...
-
"...makinalaşmak istiyorum! mutlak buna bir çare bulacağım ve ben ancak bahtiyar olacağım karnıma bir türbin oturtup kuyruğu...
-
Kendi halinde olan insan, başkasının halinde değildir! Yaşam bağlamı içine sıkışmış, çevresine yabancılaşmış, duyarlık seviyesi düşmüş, kol...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder