* Dikkatli okur bu başlığı değerli şair Şükrü Erbaş'ın ünlü şiirine atıfla kullandığımı farketmiş olmalıdır!. Çünkü onlar sorumsuzdurlar! Dünyaları değiştirme misyonuna adanmış yüce ruhları fanilerin gündelik yaşamının gerekliliklerinden azadedir. Herkese zul olan onlara ziyadedir. Aşkınlıkta varlık kazanmış streril ruhları zorunluklar alanına yabancıdır. Onlar nazarında gidilecek yol adımla değil kanatla kat edilecek yükseklikte olduğu için yere basmak davadan yüzgeri etmektir. 'Kurtarılacak' ve 'aydınlatılacaklar'ın yaşamlarına yaklaşmayı zul sayar ama onların sorunlarına söylemsel düzeyde çözüm arama misyonundan da arta kalmazlar. Çünkü onlar düşüncesizdirler! Çoğu zaman tutunum ihtiyaçlarını karşılama tarzlarına 'devrimci yaşam' adını verirler. Onlar nazarında bir başkasının yaşamı, bulundukları aşkınlık düzeyinin yamacına harçtır. Almayı bilir ama vermeyi akıllarının ucuna bile getirmezler. Mazlumluk patolojisi içinden düşünür ve mutlak bir hak etmişlik kabulü ile hareket ederler. Çünkü onlar disiplinsizdirler! Çay, sigara, muhabbet üçlüsüne tutunmuş tebliğci müritler olarak gecenin gündüze karıştığı serbestlikte yaşamlarını sürdürürler.
Bir mezrayı idare etmek üzerine kafa yormamış anlakları dünya devletsiz toplumunu kurmaya ahdetmiştir! Çünkü onlar kestirmeden gitmeyi yeğlerler! Taşıdıkları kavramsal kuramsal cephanelik dolayısıyla her daim hazır cevaptırlar. Cevapların soru(n)ları ortadan kaldırdığını sanmak gibi garip bir akıl yürütme tarzları vardır. İlme irfana bulaştıklarında birer sancı haline gelirler! Bilgi halesini başlarına geçirdiklerinde taç takmış birer monarka dönüşürler. Papaz okulu hiyerarşisi içinde unvanlar ve rütbelerle iş görür ama 'ultra sosyalist' olmanın onurunu da kimseye bırakmazlar. .......
...... Söyleyin nasıl kurtuluruz sosyalistliğimizden! |
6 Haziran 2016 Pazartesi
Sosyalistleri neden öldürmeliyiz?
Etiketler:
Kişisel Yazılar ve Denemeler

Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
İktidardan Kurtulmak!
Siyaset biliminin temel kavramı devlet değilse, iktidardır. İktidar, “toplum için son sözü söyleme yetkisi” olarak kavramsallaştırılan e...
-
Yazar/düşünür Nietzsche pek tevazu sahibi bir insan değildir. Gündelik yaşamında çok ince, çok nazik, çok alçak gönüllü bir insanmış b...
-
Bir zaman büyük yazar Dostoyevski bir soru sormuş: " Bir kentin mutluluğu, her gün bir kızın işkence görmesine bağlı olsaydı o kentin ...
-
Başlığı, vaktiyle Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dile getirdiği bir söze istinaden koydum. Erdoğan muhtemelen dile getirdiği yaklaşımın akadem...
-
Literatürde ahlak ile etik arasında belirli farklar olduğu üzerinde durulur. Doğru ve yanlışı birbirinden ayırt etmekten söz edildiğinde (...
-
Haberin başlığı şöyle: "Yatılı okumak önemli beceriler kazandırıyor." Neymiş o önemli beceriler (ve faydalar) diye bakıyorum. ...
-
Bir süre araba ile yaşayıp, kısa bir zaman için de olsa, arabasız kalmak ciddi bir zorluk gibi geliyor insana. Benim emektarın yıll...
-
Dünya'da üç kurum vardır ki birbirine benzer; askeriye/kışla, manastır ve üniversite. Bu üç kurum, otorite, katı hiyerarşik düzen, çok ...
-
"...makinalaşmak istiyorum! mutlak buna bir çare bulacağım ve ben ancak bahtiyar olacağım karnıma bir türbin oturtup kuyruğu...
-
Kendi halinde olan insan, başkasının halinde değildir! Yaşam bağlamı içine sıkışmış, çevresine yabancılaşmış, duyarlık seviyesi düşmüş, kol...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder